Almanya Dortmund`da bir ilki gerceklestirdik!

Sonunda, sanal alemden 7 dost, gercek alemde bulustuk.... Hem de ne bulusma.... Birbirini yüzyüze hic tanimayan bu bayanlar dört saat neler konustu neler... Bu saatler yetti mi peki? Asla.... Bir 14 saat daha vaktimiz olsaydi, yine yetmezdi.... Ben kendi adima, bütün arkadaslarimi cok ama coookkk sevdim... Hepsi o kadar samimi, o kadar ictendi ki... o kisacik sürede ne bilgiler paylastik birbirimizle... Sonucta benim icin dopdolu, capcanli bir gün yasandi... Bu günü en kisa zamanda tekrarlamak üzere simsicak duygularla ayrildik birbirimizden... Kimler vardi bu bulusmada diye soracak olursaniz sagdan sola dogru sevgili Ayse , Serap , Meral , Ben, Sevim , Zehra ve Kevser .

Su samimiyete, neseye bakar misiniz...

Sevgili Kevser´in yaninda getirdigi bu muhtesem tat, bizleri cok memnun etti... Yemegimizi yedikten sonra; kirinti kalmamak üzere tüm pastayi midelere indirdik... Umarim sevgili arkadasim tarifi en kisa sürede paylasir bizlerle...

Sevgili Sevim, yasadigi tüm zorlu günlere ragmen etrafina sürekli gülücükler atiyordu... Yüzünden her daim pozitif bir eneri yayiyordu... "Bu güzel günün düzenlenmesine ön-ayak oldugun icin tekrar sonsuz tesekkürler arkadasim"...

Nihayet hos sohbetimizin sonuna geldik ve son birkac kare daha almaya calistik... Ama bakar misiniz, karsimizda o kadar cok fotografci varki, nereye bakacagimizi sasirmisiz.... Eeeee meshur olmak kolay degil......

Bizler Almanya´nin farkli sehirlerinden biraraya gelerek, bu Dortmund bulusmasini gerceklestirdik... Bundan sonra dilegimiz, sayimizin cogalmasi ve diger blogcu arkadaslarimizi da aramizda görebilmek.... Birgün tekrar biryerlerde bulusabilmek dilegi ve ümidi ile hepinize SEVGILER...

Portakal aromali, Havuclu Muffin ve Pofuduk poacalarin Tarifleri

 
Portakal aromali, Havuclu Muffin

24 adet muffin icin;

3 yumurta, 125 gr. toz seker, 2 adet portakal kabugu rendesi, 1 su bardagi havuc rendesi, 1 paket vanilya, 2 tatli kasigi kabartma tozu,bir cimdik tuz, 300 gr.un, bir su bardagi sivi yag, bir su bardagi taze portakal suyu.

Yumurtalarimizi, sekerle güzelce cirpiyoruz... Öyle bir cirpacagiz ki hacminin iki kati kabaracak ve beyazlayacak.... Vanilyamizi ve portakal kabugu rendesini ekleyip cirpmaya devam edecegiz, yaklasik 5-6 dakika.... Sanirasinda sivi yagimizi ekliyoruz, havuclarimizi da atip, mikserimizi yavaslatiyoruz.... Son asamada kabartma tozu karistirilmis, unumuzu asama asama ekleyip, tahta bir kepceyle karistirmaya devam edelim... Un kaybolunca karistirmayi birakip yaglanip, galeta unuyla unlanmis muffins kaliplarimiza paylastiralim ve 170 dereceye kadar isittigimiz firinimizda 15-20 dakika kadar pisirip,cikaralim ve herbir muffinin üzerine ikiser tatli kasigi portakal suyu dökelim.... Biraz soguyunca kalibindan cikarip, istedigimiz gibi dekore edelim... Yumusacik, cok lezzetli bir kek oluyor...

MUFFIN - KÖFTE - PUFUDUK

Dün gece, oglumun ögretmeni tarafindan karne öncesi, bir OKUMA GECESI tertip edildi... (Bu arada Gökalp 3.sinifta)... Aksam saat 7 gibi okulun konser salonunda bulustular... Yemekler yediler, kitaplar okudular, oyunlar oynadilar ve yanlarinda götürdükleri uyku tulumlariyla orada uyudular.... Sabah da tüm cocuklar birlikte uyanip, kahvalti ettiler.... Ay ben de cocuk olmak istiyorummm... Neyse efendim, bizler de anne-babalar olarak, onlara yemekleri icin birseyler hazirladik... Benim menüm asagidaki gibiydi...

Portakal aromali, Havuclu Muffin

Mimlendimmmmm....

Blogumu kurdugum henüz 8 ay gibi bir zaman olmasina ragmen, bu sanal alemde, o kadar cok dost, arkadas edindim ki... Simdi geriye dönüp söyle bir bakiyorum ve neden daha önce girismedim bu ise diye hayiflaniyorum kendime... Paylasmak, paylasmak, paylasmak... Su kisacik ömrümüzde, igne ucu kadar bir faydamiz dokunursa biribirimize, ne mutlu... Neyse efendim cok uzattim, biliyorum, konuya geleyim hemen... Iste bu sevgili dostlarimdan biri olan Zehra beni yaratici blok olarak mimlemis... Hakkimda 7 ilginc sey yazmami istemis... Ben kendimi pek ilginc bulamadigim icin onun bu arzusunu biraz geciktirdim... Ama düsündükce, belki ilginc degil ama, kendimi ifade edebilecegim enteresan birkac noktaya degindim... Bunlari söyle siralayabilirim;

1-Konusmayi, anlatmayi, dinlemeyi cok seviyorum.. Ama bu memlekete geleli neredeyse 9 yil olmasina ragmen ve devamli evde takilip, Alman`larla pek kontagim olmadigindan hala Almanca kurslarina devam ediyorum ve hala dogru dürüst konusamiyorum... Isin en ilginci de ögrenmeye hic hevesli olmamam.... (Bir 9 yil daha kursa gitsem, sanirim hala bugünkü gibi konusurum-Bu arada gramatik bilgim, benim diyen bir Alman vatandastan daha iyi)... Bu da beni delirtiyor,,, siz hic, hikayelerle, siirlerle, makalelerle dopdolu bir hayattan gelip, konusamama yasagina carptirilan biriyle tanistiniz mi? Henüz tanismadiysaniz, beni tanimalisiniz,,, Türkce konusabilen bir insan buldum mu öyle bir esir alirim ki, sormayin gitsin... Insallah birgün.... neyse,,,,,

2-Cok maymun istahliyim.... Annem ben kücükken bu huyuma cok kizardi, hergece "yarin sunlari, sunlari yapicam" diye yatar, sabah olunca bambaska islere girisirim... Hos olan da bundan hic sikayetci degilim...

3-Düzeni cok seviyorum... Evimde hersey benim organize ettigim gibi olmali... Yoksa,,,, yoksasi cok fena valla.... "Ya sabir" diye baslarim söze ama sabrimin arkasi maalesef selamet olmuyor cogu zaman... Bu yüzden ses tellerimde biraz asinma var...

4-Cok fazla hümanistim.... Birisinin kalbini istemeden, yanlislikla kirarim diye ödüm kopuyor. Bu yüzden de cok cabuk kiriliyorum.... Istiyorum ki benim gibi, herkes te birbirini sevsin... Herkes herkese esit, adilane davransin... Bunu bulamayinca veya göremeyince kendi kendime küsüyorum, hani "dag daga küsmüs, dagin haberi olmamis" misali... Ama Allahtan cabuk toparlaniyor ve "herkesi oldugu gibi kabul ediyorum" demiyorum, isime bakiyorum...

5-Pasta....Mutfak.... Dizüstü Bilgisayarim... Iste bu ücgen benim en yakin dostlarim.... Pasta yapmak, benim icin meditasyon.... Yemek pisirmek ise keyif... Bilgisayarim da olmazsa olmazim... Hayallerimle, ancak bu üclü sayesinde bulusabiliyorum...

6-Alisverisi hic sevmiyorum... Bir kiyafet satin almak benim icin adeta eziyet.... Carsiya mecbur olmadikca gitmem... Hele kiyafet denemek.... Aman ki aman.... Mecbur kaldigim zamanlarda ise alelacele ne bulursan aliyorum, bir kere giydikten sonra da dolabima bekci yapiyorum... Bir-iki sene onlari koruyup, kolluyor, sonra biryerlere yolluyorummmm...

Simdilik benden bu kadar.... Ben de bazi arkadaslarimi mimlemek istiyorum ama önce iyice düsünmeliyim... Bu yüzden biraz zamannnnnnn.......

Sevgilerimle,

MUTLU YILLAR TIMUCIN!

Öncelikle, benim ve esimin, cok sevgili dostumuz, arkadasimiz, sevgili Timucin`in 45.dogumgünü gününü tüm kalbimizle kutluyor, daha coookkk uzun yillar kendisine kocaman kocaman pastalar yapabilecegim saglikli, basarili ve mutlu yillar diliyoruz....

Bu benim esas anlamda, ilk seker hamurlu pasta denemem.... "Denemem" diyorum, cünki hakikaten bircok asamayi ilk kez denedim, mesela ilk defa kendim seker hamuru hazirladim, daha dogrusu hazirlamaya calistim... Üstadlarimiz zaten bunu farkina varirlar... Üstteki yesil hamur oldukca yumusak oldu ve bir türlü esnetmeden pastanin üzerine yerlestirmeyi basaramadim... Hamuru ne kadar kalin actiysam da, yerinden kaldirip, pastanin üzerine koyma asamasinda esnedi ve inceldi... Bu nedenle kekteki pütürler tamamen belli oluyor... Ama nedense hazirladigim diger seker hamuru (kahverengi olani), herseyi ayni ölcüde yapmama ragmen oldukca sert oldu ve hatta yogurma asamasinda benim gücüm yetmedi, esim yardimci oldu.... Ama fotografta da görüldügü gibi kaplanmasinda oldukca rahatti... Artik bilemiyorum iste.... Ben nerde yanlis yaptim!!!! Yesil hamurumun beni üzmesi disinda hersey iyiydi...

Pastamin 40-45 kisiye yetebilmesi gerekiyordu, bu yüzden, 35x35 cm.büyüklügünde, 10 cm.yüksekliginde hazirladim. Ici, cikolatali pandispanya, yogun cikolatali ganaj, kestane ve samfistik katlarindan olusuyor. Oyun kagitlari haric, pastanin üzerindeki hersey seker hamurundan, yenilebilir özellikte... Kagitlari da seker hamurundan hazirlamak niyetindeydim ama partiye zamaninda yetistiremeyecegimi düsünerek vazgectim ve oglumun oyun kagitlarini kullandim... (Tembelllll.... Tembellll....) Neyse efendim pastanin lezzetine gelince, ben yedim, cok begendim... Umuyorum, diger arkadaslarim da memnun kalmislardir.....

Bu pastada da, daha önceki pastalarimda hazirladigim pandispanya ve ganaji kullandigim icin ayrica tarif vermiyorum, yalnizca hazirlama asamasindan bir, iki kareyi yayinliyorum.

Sevgilerimle hepinize mutlu ve sansli bir hafta diliyorum....

SÜTLAC SEVER MISINIZ?

Uzun zamandir, pasta-kurabiye yapmaktan, evde sütlü tatlilar pismez olmustu. Bu sabah birden "esime bir sürpriz yapayim-sütlac favori tatlisidir da..." deyip basladim pirincleri haslamaya... (Bu arada saat daha sabahin 8`i)... Neyse efendim, "her yigidin, yogurt yiyisi" gibi, her evin farkli damak tadi vardir... Bizim evde de sütlac az tatli, hafif sulu sevilir... Bu yüzden verecegim ölcüler belki size farkli veya degisik gelebilir.... Sonuc; tabiki mmmm leziz... Hatta evin kücük beyi bile ilk kez bu aksam sütlac yedi....(Bu bizim icin olaganüstü bir durum da....) Malzemeleri söyle siralayabilirim;

Bir nescafe fincani pirinc,

2 su bardagi su,

600 gr. süt,

5 tepeleme yemek kasigi toz seker,

1 paket vanilya

Pirincimizi, iki bardak su ile kisik ateste yavas yavas haslayalim, öyle bir hale gelsin ki pirincler, uzayip, birbirleriyle danseder gibi görüntü olsun ve icine sütümüzü de ekleyip, biraz daha devam edelim pisirmeye... Sütümüz kaynamaya baslayinca fokur fokur, ocagin altini kapatip, sekerimizi ve vanilyamizi ekleyelim. Kaselerimize pay ettikten sonra biraz ilinmasini bekleyelim ve tarcinla süsleyip buzdolabina kaldiralim....

Afiyetler olsun tüm sevenlere....

Fettuccine Makarna

Pazar günlerimizin en büyük keyfi, ailece, birlikte hazirlayabildigimiz aksam yemekleridir. Bu pazar da kural bozulmadi ve hep birlikte makarna hazirlayip, pisirdik. Kendi hazirladigimiz bu makarnalar kesinlikle hazirlar gibi degil, cok daha saglikli, cok daha lezzetli... Ahhh bir de üsenmesek de unumuzu kendimiz ögütebilsek... Neyse belki bir gün onu da yapariz.

ÜZÜMLÜ-MUZLU KEKCIKLER (Muffin)

Haftanin bu son gününde sizlerle, iki gün önce yaptigim Muzlu-Üzümlü Muffin tarifimi paylasmak istedim.

Simdiden hepinize saglikli, mutlu bir hafta sonu diliyorum.

Malzemeler;

*80 gr. tereyag
*150 gr. tozseker
*3 yumurta
*100 gr.yogurt (süzme)
*3 adet muz (püre haline getirilmis)
*1 limon kabugu rendesi
*1 fiske tuz
*150 gr.un
*100 gr.cornfleks
*100 gr.kuru üzüm
*1 tatli kasigi kabartma tozu

Hazirlanisi;

Firinimizi 170 dereceye isitalim. Tereyagi ile sekerimizin yarisini güzelce cirpalim, 3 yumurtayi teker teker ekleyip cirpmaya devam edelim. Daha sonra yogurt, püre haline gelmis muzlar, limon kabugu, tuz ve sekerin diger yarisini güzelce birbirine karistiralim ve yagli karisima katalim. Ayri bir yerde de elenmis unumuzu, un haline getirilmis cornfleksimizi, kabartma tozunu ve üzümleri karistirip sivi karisima ekleyelim. Tahta bir spatula ile birbirine iyice karismalarini saglayip, (önceden yaglanip, unlanmis -mümkünse galete unu serpin, kekler kaliptan cok düzgün cikiyor-) kaliplarimiza paylastiralim. Yaklasik 22-25 dakika kadar pisirip, firindan alalim. Soguduktan sonra üzerlerini istedigimiz gibi süsleyelim. Ben üzerlerine beyaz cikolata döküp, elimde olan seker hamuru ciceklerimle süsledim.

Afiyet olsun.

Portakalli Gulas

Bugün bir degisiklik yapip, aksam hazirladigim Portakalli Gulas (Aslinda Gulas bir Macar yemegi ama adet olmus, bizim evde bu tarz pisen her et yemegine gulas adini veriyoruz) yemegini sizlerle paylasmak istedim.

Ayrica yemegimi Tuz-Biber Dergisinin http://www.tuzbiberdergisi.com/ 2.yemek yarismasina gönderiyorum.

Malzemelerimiz;

500 gr. kusbasi dogranmis süt danasi

3 adet kirmizi dolmalik biber

2 adet orta boy sogan

4-5 dis sarimsak

2 adet portakal

2-3 yemek kasigi domates püresi

1 yemek kasigi un

1 yemek kasigi domates salcasi

1 yemek kasigi biber salcasi

1/2 cay kasigi kimyon

1/2 cay kasigi aci toz kirmizibiber (veya chili)

1/2 cay kasigi taze cekilmis karabiber

1 yemek kasigi tereyag

2-3 yemek kasigi siviyag

Istege göre miktar tuz

Hazirlanisi;

*Öncelikle biberleri firinda közlüyor ve soguyunca kabuklarini soyup, jülyen dogruyoruz.

*Kücük kusbasi dogranmis etlerimizi, siviyag ile suyunu salip, cekene kadar kavuruyoruz ve icerisine 2 cay bardagi kadar sicak su koyup biraz yumusayana kadar pisiriyoruz,

*Etler yumusayinca baska bir tabaga alip, yerine halka halka dogranmis soganlari atip bir iki karistirarak kavuruyor ve unumuzu ekliyoruz. Biraz da öyle kavurup etleri tekrar atiyor ve bir su bardagi su (veya etsuyu) ilavesiyle bir iki tasim kaynatiyoruz,

*Daha sonra icerisine bir portakalin suyunu, közlenmis biberleri ve minik dogranmis sarimsaklari da atip, ocagin altini kisiyoruz. Yaklasik 10-15 dakika bu sekilde pistikten sonra baharatlarini ve kücük parcalara kesilmis portakallari da atip, ocagin altini kapatiyoruz.

*Yarim saat kadar demlendikten sonra, servise hazirdir (dilerseniz birkac portakal dilimi ve maydanoz ile dekore edebilirsiniz.)

Afiyet Olsun,

DOST OLALIM !

Değerli Dostluklar'a Farklı Bir Yaklaşım

Eski Japon kültürüne göre, parıldayan her şey değersiz ve bayağı kabul edilirdi. Yeni bir fincan veya vazo insanlari ürpertirdi. Çünkü, parlayan bir nesne yenidir ve yeni olduğundan, henüz kullanımının ona kazandırdığı soylulukla değer kazanmamıştır.

Eskimiş, pek çok kez çay içmekten ötürü kararmış bir fincan, bizimle yaşamış, sabrımızı ve özenimizi aktardığımız bir eşyadır ve zamanla hem bizim huyumuzu, hem duygularımızı yüklenmiş ve bize hizmet ederek bunun karşılığını vermiştir.

Uzun süreli bir dostluk, zamanın kararttığı bir fincan ile eş değerde izler taşır. Gündelik eşyalarda da, arkadaşlıklarda olduğu gibi çatlaklar ve gölgeler bulunur. Bir fincanı firlatıp atmamak ve bir arkadaşı yaşantından uzaklaştırmamak için sabır ve sadakat gibi son derece önemli, ama artık pek sık rastlanmayan iki duyguya gereksinme vardır. Sabır, yüklendiği rol gereği bir tuğlaya, sadakat ise bir köke benzer. Sabır acelenin, sadakat ise tüketimin panzehiridir. Bu iki duyguyu fiziksel bir imge olarak düşünürsek,

DOSTLUK TUĞLALARLA ÖRÜLÜR, KÖKLER SAYESINDE GELİŞİR".

Değerli, değeri azalmayan ve kalıcı dostluklar dileğiyle...

Cok sevgili arkadasim, Sevim, http://seviminsayfasi.blogspot.com/ beni de, dostluk bildirimi ile onurlandırdı. Kendisine buradan birkez daha sonsuz teşekkürlerimi iletiyorum.

Dostluk Bildirimin Kuralları,

* Dostluğumuzu ilan etmek için bir yazı yaz ve on arkadaş seç,

* Onların bloglarını ziyaret et ve bilgi ver,

* Her bir kişi on kişi seçmelidir,

*Ödül yok, mühür yok,

*Sadece sevgimizin samimi bildirimi var.

Ben de bu bildirimi kural gereği;

*Sevgili Derya`ma http://deryayla.blogspot.com/

*Sevgili Cali`ye http://mutfagimdanpaylasimlar.blogspot.com/

*Sevgili Anne Kaz`a http://www.annekaz.com/

*Sevgili Ipek`e http://www.acemiasci.com/

*Sevgili Serap`a http://birdilimbirtutam.blogspot.com/

*Sevgili Ayse`ye http://ayseyaman.blogspot.com/

*Sevgili Ufuk`a http://ufukmutfakta.blogspot.com/

*Sevgili Müge`ye http://hunerlibayanlar.blogspot.com/

*Sevgili Yesim`e http://yeturlalezzetkareleri.blogspot.com/

*Sevgili Hatice`ye http://semaver1.blogspot.com/ gönderiyorum.

Tüm blogcu arkadaslarima; ister dost olalim, ister arkadas, istersek yazisip birbirimize yorumlarimizi birakalim, istersek bloglarimiza söyle bir bakip gecelim.... Bu sanal alemde yine de birbirimizi DOST bilip, DOST kabul edelim...

Tüm kalbimle, SEVGILERIMLE

Ahududulu - Pembe Cikolata Bantli Dogumgünü Pastasi

24 yil önceyi dün gibi hatirliyorum, zaman ne de cabuk gecti. Geriye dönüp baktigimda gözüme evlatlarimdan baska, hersey bos gözüküyor... Sadece telasli bir kosusturmaca, sevincler, üzüntüler ve dünya gailesi... Simdi ise diyorum ki Rabbim herkese, hayirli, anaya babaya saygili evlatlar nasip etsin, bizlere onlarin acilarini göstermesin... Iyi ki dogdun kizim, iyi ki varsin.... Nice saglikli, mutlu ve basarili yeni yaslar diliyorum... Hersey gönlünce olsun....

Eveeettt... Gelelim pastamiza... Yine güllü pasta ama bu sefer pembe olmasi istendi kizimcim tarafindan... Gördügünüz gibi pastanin cikolata bantini ve glazürünü beyaz kuvertür cikolata ile hazirladim. Aslinda gülleri de beyaz plastik cikolatadan hazirlamak istedim ama nedense basarili olamadim. Iki kez denedim. Bir bilen varsa yardim bekliyorum. Asagida sizlerle, pastamizi hazirlama asamalarini da paylasmak istedim. Umuyorum, mutfak hayatina yeni baslayan kardeslerime bu detaylarla faydali olabilirim. Tarifini ise en son satirlarda bulabilirsiniz.

Pandispanyamizi (24`lük kalipta) iki tane olarak pisirip, herbirini iki kata ayirdim fakat yalnizca 3 tanesini kullandim. Ilk olarak cemberimizin icine alt tabani koyup sütle heryerini güzelce islattim.

Daha sonra hazirlamis oldugum Ahududu (Himbeeren) sosunu yaydim.

Ve ahududulari da yerlestirdikten sonra (sosumuz oldukca yogun kivamli oldugundan ahududulari cok bol kullanmadim--yine istek üzerine--) pastaci kremamizi (tarifi asagida)bolcana boca ettim.

Sonra ikinci katimizi da yerlestirip, ayni islemleri tekrarladim, yalnizca bu sefer ahududu koymadim, sadece biraz cikolata parcalari serpistirip, kremayi daha az koydum. Üzerine son katimizi da kapatip, buzdolabinda 3-4 kadar dinlendirdim. Cemberi cikardiktan sonra kalan kremayla ince bir kat olarak üzerini ve kenarlarini sivayip, hazirlamis oldugum ahududu soslu ganaji yaydim ve etrafini cikolata bantiyla cevirdim. Üzerini de iki gece önceden (buzlukta bir yildir ---belki bir ise yararim--- diye bekleyen, tarafimdan acemice ve de olanaksizliklarla hazirlanmis olan) seker hamurundan hazirladigim gonce güller ve ciceklerle dekore ettikten sonra pastamiz son halini aldi.
Dedim ya, seker hamuru cok kaliteli olmadigindan güller de ona göre kirilgan oldular....

Burada dilimlenmis hali... Cok sükür bu sefer ve ilk kez pastanin ic resmini cekmeyi hatirlayabildim.
Pandispanyanin tarifine gelince; (Verdigim ölcüler tek pandispanya icin, yukaridaki pastada iki pandispanya kullandim)300 gr. toz seker
200 gr. un
6 yumurta oda sicakliginda (beyaz ve sarilari ayrilmis olacak)
1 paket vanilya
Birkaç damla limon suyu

24 cm lik kelepçeli kalibin sadece altina yagli kagidimizi serelim. Firinimizi da 160dereceye ayarlayip, içine ısıya dayanikli küçük bir kap su koyalim. Buhar oluşması için. Cirpma kabimizda, şekerimizin yarisini ve yumurta sarilarimizi yaklasik 7 dakika cirpalim. Sonra içine vanilya ve limon suyumuzu ekleyelim. Başka bir kapta yumurta beyazlarini kar gibi köpük oluncaya kadar cirpalim. Daha sonra içine yavaşça geri kalan şekerimizi dökelim ve cirpmaya devam edelim. Kabimizi ters cevirdigimizde baktik ki köpük düsmüyor o zaman cirpmaya son verelim, bu islem de yaklasik 5 dakika sürüyor (el mikseri ile). Daha sonra yumurta sarimiza, elenmiş unumuzu ve yumurta beyazimizi çok yavaş bir şekilde 3 parti halinde spatula veya tahta bir kasik yardimi ile karistiralim. Önce yumurta beyazinin üctebirini, sonra unun üctebirini karistiralim. Elimizdeki malzemeler bitinceye kadar sirasiyla ve yavaşça ve de tabiiki de sabirla bu kariştirma işlemine devam edelim ve nihayetinde hamurumuzu kalibimiza dökelim. Önceden 160 derece sicakliga getirilmiş firinimizda yaklaşik 45-50 dk pişirelim (Bu saat isi her firina göre farklilik gösterebilir, siz en iyisi 40. dakikadan sonra kürdaninizla karar verin). Kekimizi firinimizdan alinca kalibimizin kenarlarindan ince bir biçakla hafifçe geçelim, kekimize zarar vermeden kelepçesini açip, soğutma telimize ters çevirelim. Iyice soguduktan sonra strecle güzelce saralim ve en az bir gün rahat birakalim.

Vanilyali Pastaci Kremasi;

3 Su Bardaği Süt
2 Çay Bardaği Şeker
1 Yemek Kaşiği Un
2 Tatlı Kaşığı Mısır Nişastası
2 Adet Yumurta Sarısi
Bir paket Philadelphia Krem Peynir

Tüm malzemeleri küçük bir tencereye koyalim. Orta ateşte çirpma teli ile sürekli kariştirarak pişirelim. Karişim kaynamaya başlayinca, (göz göz olunca) bir iki kez karıştırıp, ocağın altini kapatalim. Karişim ilinincaya kadar ara sira kariştirarak kabuk tutmamasini sağlayalim. Ve peynirimizi de katip kullanilmak üzere buzdolabina kaldiralim.

Ahududulu Ganaj;

140 gr. kucuk parcalara kesilmis beyaz cikolata

50 gr. sivi krema

25 gr. (2 yemek kasigi) ahududu sosu (Donmus ahududulari cözdürdükten sonra püre haline getirip bir cay bardagi sekerle bir iki tasim kaynatip elde ettigim bir sos)

Krema ve ahududu sosunu karistirip, isitarak kaynama noktasina getirelim. Altini kapatip beyaz cikolata parcaciklarini ekleyelim ve devamli karistirarak cikolatanin tamamen erimesini saglayip, sogumaya birakalim. (yaklasik 15 dakika beklettikten sonra kullanalim, yoksa cok katilasiyor.)

Cevre banti;

150 gr. beyaz kuvertür cikolata

Beyaz cikolatayi benmari usulü eritip icine birazcik kirmizi veya pembe gida boyasi atalim ki rengi pembe olsun. Henüz sicakken pastamizin cevre ve yükseklik ölcülerini alarak hazirladigimiz yagli kagidin üzerine sivayalim. (ne ince-ne kalin) Biraz bekledikten sonra (15 dakika kadar) pastanin cevresine sarip, buzdolabina kaldiralim. (Benim bantlarim henüz tam güzel olmuyor, hala kivir kivir... ne zaman dümdüz yapacagim bakalim...)

Sanirim hepsi bu... Eger unuttugum veya tam aciklayamadigim bir sey kaldiysa sorularinizi bekliyorum....

Sevgilerimle,

POACALARIM CICEK ACTI...

Su kisacik ve heryerlerin bembeyaz oldugu soguk kis günlerinde, nasilsa benim poacalarim cicek acti... Aksamüstü hazirladigim bu cicekler, sey poacalar herkesce bilinen tarif... Ama yine de yazmam gerekirse;

*150 gr. margarin (veya tereyag)
*1/2 su bardagi yogurt
*1 cay bardagi sivi yag`
*1 cay kasigi kabartma tozu
*1 cay kasigi tuz
*1 cay kasigi mahlep
*3 su bardagi un
*üzeri icin bir yumurta sarisi
*ic malzemesi (ben peynir-maydanozlu yaptim)

Bütün malzemeleri karistirip, yumusak bir hamur yaptiktan sonra, yarim saat kadar dinlendiriyoruz ve istedigimiz gibi sekillendirip, ic malzemesini koyuyor, yumurta sarisini da sürüp, önceden 170 dereceye isitilmis firinimizda yaklasik 20 dakika kadar pisiriyoruz.

Cicek sekillerini nasil mi yaptim? Ortadakini bir dahaki sefere söz, fotograflayacagim. Digerleri de söyle; hamurdan mandalina kadar bir parca koparip, elimizle elips seklinde incecik aciyoruz ve uzunlamasina ic malzemeyi koyup, yuvarlayip, simit sekline getiriyoruz ve 5 yerinden bicakla birazcik kesiyoruz. Ortada bos kalan yere de ayri bir hamur parcasini cörekotuna bulayip yerlestiriyoruz. Iste hepsi bu....

Afiyet olsun...

Biraz gec oldu ama!

Bunlar da benim yeni yil hediyelerim.... Cookiesler tarafimdan hazirlanip, cok sevdigim iki arkadasima hediye edildi... Arka planda görünenler ise esim ve oglumdan aldigim hediyelerimdi.... Cok sirinler ama degil mi?

Hazirladigim Yulafli-Müslili Cookies`lerin ölcülerini de sizlerle paylasmak istiyorum. Birgün siz de birine böyle bir hediye yapmak isterseniz ,belki isinizi bir parca kolaylastirabilirim.

*100 gr. kuru üzüm

*115 gr. karisik yulaf (bir su bardagi-icinde yulaf-corn fleks-meyva kurulari vs. var)

* 85 gr. müsli (bir su bardagi)

* 90 gr. sade yulaf (bir su bardagi)

*180 gr. un (bir su bardagi + 2 yemek kasigi)

*Unun icinde - 1/2 tatli kasigi tarcin

- 1/2 tatli kasigi kabartma tozu

- 1/2 tatli kasigi karbonat

- 1/2 cay kasigi tuz

* 60 gr. toz seker (1/2 su bardagi)

* 45 gr. esmer seker (1/2 su bardagi)

Kavanozlar bu sekilde hazirlaniyor, pisirme asamasina gelince (tarifini kavanozun icine yazdim); önce 250 gr. oda isisindaki tereyagi ile tüm malzeme güzelce karistiriliyor, sonra icerisine 2 yumurta kiriliyor ve vanilya ekleniyor, son asamada üzümler de katilip cok az daha karistirilip, ceviz büyüklügünde parcalar(hafif ele yapisan bir hamur oluyor) firin tepsisine oldukca genis araliklarla diziliyor ve 170 derecelik önceden isitilmis firinda 12-14 dakika pisiriliyor, firindan alinan kurabiyeler 5 dakika tepsisinde bekletildikten sonra bir mutfak teli üzerine alinip (mutlaka ve mutlaka) öylece sogumaya birakiliyor... Baslangicta cok yumusak olan cookieler sonradan kitirlasiyor....

Hadi bakalim herkese kolay gelsin....

My 12 blogs Sunshine Award - Günesli Ödül

Cok sevgili blogcu arkadasim yesim beni de bu güzel ödüle layik görmüs. Sagol, varol arkadasim. Cok tesekkür ediyorum. Beni onurlandirdin.

Bu ödülü alan kisi de 12 bloga ödül veriyor ve isimleri ile beraber baglanti adreslerini yayinliyor.

Ben de bu güzel ödülü, nacizane, 12 arkadasima gönderiyorum.

Saygi ve sevgilerimle,

*Meral Hanim - http://peynirhosmelimi.blogspot.com/

*Zehra Hanim - http://eyas-cookies.blogspot.com/

*Birsel Hanim - http://annekizmutfaktayiz.blogspot.com/

*Derya Hanim - http://deryayla.blogspot.com/

*Sevim Hanim - http://seviminsayfasi.blogspot.com/

*Serap Hanim - http://birdilimbirtutam.blogspot.com/

*........................- http://www.annekaz.com/

*Isil Hanim - http://isilca.blogspot.com/

*Sevil Hanim - http://birdemliksohbet.blogspot.com/

*Nur Hanim - http://kakaobulutlari.blogspot.com/

*Emine Hanim - http://eminevehobileri.blogspot.com/

*Necla Hanim - http://narince-narince.blogspot.com/

Cikolatan Gül Nasil Yapilir?

Yeni senenin bu ilk pastasini sizlerle paylasirken tekrar hepinize saglikli, mutlu, huzurlu ve bol pastali bir yil diliyorum.
Pastamin tarifi, birkac gün önce yayinlamis oldugum Cikolata Güllü pastamin aynisidir. Sadece bu kez üzerine sütlü cikolatadan hazirladigim ganaji döktüm, cevresi ise bitter cikolatadan hazirladigim bantla cevrelendi... Yalniz bu pastada vaktimin darligindan hatalarim daha cok... Cevre bantini hala stabil yapamiyorum, bu galiba cikolatayi sivadigim kagitla (burada normal yagli kagit kullandim) ilgili... Bundan sonraki calismalarimda daha kalin bir kagit secmeye calisacagim.

Asagida ise arkadaslarimdan gelen istek üzerine güllerin yapimini fotograflamaya calistim. Ama bu cok zor bir ismis... Hem modelleme yapip, hem resim cekmek oldukca zor ve basarisiz oldu... Canlarim, arkadaslarim.... Elimden gelen budur... Daha detayli nasil anlatabilirim bilemiyorummmm...

Öncelikle cikolatamizdan istedgimiz ölcüde bir damla sekli yapiyoruz... Resimde gördügünüz kaliplarin fazla bir yardimi olmadi, sadece yaprak yapiminda biraz faydalandim. Gerisi dekor amacli... Devam ediyoruz...
Burada damlamizin etrafina ilk gülümüzün ilk yapragini sariyoruz...

Simdi ise ikinci yaprak yerini aldi...

Ve sirada ücüncü yaprak... Yapraklar sadece parmaklarimla gelisigüzel sekil veriyorum...

Burada dördüncü, besinci ve altinci yapraklar takilmis... (Gülün dip kismini göz önünde bulundurmayin, cünkü islem tamamlaninca bir makas yardimiyla dip kismindan fazlaligi kesiyoruz.)

Burada da saniyorum son iki yapragi ekleyip gülü tamamlamisim...

Veeee kurumasi icin her zaman bir yumurta kutusundan yardim aliyorum. En az bir gece bu sekilde bekletiyorum.

Son olarak elimdeki plastik cikolata hamuruyla hazirladigim güllerim ve yapraklar yumurta kutusundan size gülümsüyor...

Ve artik ait olduklari yerdeler.... Sevgili arkadaslarim, yukaridaki anlatimimda herhangi bir eksiklik veya hatam varsa yorumlarinizi bekliyorum. Ve birkac gün icerisinde hazirlayacagim beyaz ve pembe güllerimle tekrar bulusmak üzere hepinize hoscakalin diyorum.